31 Mayıs 2015 Pazar

Russell'in çaydanlığı

Russell'ın çaydanlığı, diğer bir adıyla göksel çaydanlık, filozof Bertrand Russell tarafından dinlerin yanlışlanamaz savlarının yanlışlanması görevinin kuşkuculara düştüğü görüşünü çürütmek amacıyla ileri sürülen bir benzeşim. Illustrated dergisinin 1952'de içeriğine kattığı (ama hiç yayımlamadığı) "Bir Tanrı var mı?" isimli makalesinde, Russell aşağıdakileri söyler:
  • Eğer ben Dünya ve Mars arasında eliptik bir yörüngede güneşin etrafında dönen Çin seramiği bir çaydanlık olduğunu öne sürseydim ve bu çaydanlığın en güçlü teleskoplarımızla bile tespit edilemeyecek kadar küçük olduğunu ekleyecek kadar da dikkatli olsaydım, kimse bu görüşümün tersini kanıtlayamazdı. Ama devam edip de bu savımın yanlışlanamaz nitelikte oluşundan dolayı insan aklının ondan kuşku duymasının kabul edilemez bir küstahlık olacağını söyleseydim, herkes haklı olarak saçmaladığımı düşünürdü. Ancak, eğer böyle bir çaydanlığın varlığı eski kitaplarca onaylansaydı, her Pazar günü kilisede kutsal gerçeklik olarak öğretilseydi ve okullarda çocukların beynine kazınsaydı, onun varlığından kuşku duymak bir gariplik belirtisi olarak görülür ve o kuşkuyu duyan kişiye yakınçağda bir ruh doktoruyla ya da daha önceki çağlarda bir Engizisyon yargıcıyla bir randevu alınırdı.



Bir Şeytan'ın Papazı isimli kitabında, Richard Dawkins çaydanlık fikrini biraz daha ileri götürür:

  • Organize dinlerin, açık düşmanlığımızı haketmesinin nedeni şudur ki, Russell'ın çaydanlığına olan bir inancın aksine, din güçlüdür, etkilidir, vergiden muaftır ve kendini korumaktan aciz küçük çocuklara sistematik biçimde aşılanır. Çocuklar gelişim yıllarını çaydanlıklar hakkında manyakça kitaplar ezberleyerek harcamaya zorlanmazlar. Devletin okulları, anababaları yanlış biçimdeki çaydanlıklara inanmayı tercih eden çocukları okul sisteminin dışında tutmaz. Çaydanlığa inananlar, çaydanlığa inanmayanları ya da çaydanlık kâfirlerini veya çaydanlık sapkınlarını hatta çaydanlığı inkar edenleri ölümüne taşlamaz. Anneler çocuklarını, bir değil de üç çaydanlığa inanan çaydanlık-gâvuru eşlerle evlenmemeleri için uyarmaz. Önce sütü koyanlar, önce çayı koyanların dizlerini parçalamaz.


Russell'in çaydanlığı kavramı daha mizahi ve dinleri açıkça parodileştiren biçimlere de gelişmiştir; Tek Boynuzlu Görünmez Pembe At ve Uçan Spagetti Canavarı bunlara iki örnektir.

Oyuncak dünyaya yolculuk

                                 
Her zaman bu dünya ile ilgili farklı görüşlerim olmuştu. Bazen dünyanın yapay olarak yapıldığını düşünürdüm, bazen de simülasyon olduğunu. İlkokul yıllarımda bir canlının içinde yaşadığımızı düşünürdüm.Sonuçta içimizdeki parazitler  bu olanların farkında değillerdir bizde değilizdir belki diye. Onlar daha gelişmiş olan benim içimde yaşıyorlarsa, bende  daha gelişmiş bir canlının içinde yaşıyor olabilirim derdim.


 Bazı şeyleri düşünmekden sıkıldığımı farkettim. Bunu sonsuza kadar sürdülebilirdim çünkü olduğunu veya olmadığını kanıtlayamam. Aynı uçan spagetti canavarı ve Russell'in çaydanlığı gibi bir durum bu. Sonsuza kadar düşünebilirim sadece. Her şey mümkündü bu dünya için; bir canlının içi de olabilirdi bir simülasyon da . Tüm bunları düşününce bu dünyanın olsa olsa oyuncak olabileciği geldi aklıma, Yavuz Çetin'in buna katkısı büyükdür tabi.Oyuncak dünyama.


Not:Bu blogda bu notu barındıran yazılar gelişigüzel yazılmıştır ve hiç bir yazım ve imla kuralına dikkat edilmemiştir.